Nicolas’ın Ardından: Kendi probleminden herkes için çözüm üretmeye

Nicolas’ın Ardından: Kendi probleminden herkes için çözüm üretmeye

Daha önceki yazımda Nicolas Huchet’den ve E-nable projesinden bahsetmiştim. Geçtiğimiz hafta Nicolas Huchet ile hem Çanakkale’de hem de İstanbul’da iki ayrı sohbet gerçekleştirdik.

Nicolas hikayesini anlatırken sadece protez eli nasıl geliştirdiğini ve teknolojik özelliklerden bahsetmekle kalmayıp, genel olarak engelli insanların bu durumla nasıl yüzleştiği, engelinin ilk geliştiği günden protez el üretme sürecine kadar neler hissettiği, neler denediği ve diğer deneyimlerinden de bahsetti. Bionico Hand adını verdiği protez el projesi kendi şehrinde bulunan FabLab ile tanışmasıyla, elini kaybettikten yaklaşık 10 sene sonra başlamış. Bu tanışmasında 3 boyutlu yazıcılarla insanların pek çok ihtiyaçlarını ürettiğini görünce, “Benim ele ihtiyacım vardı, tabi ki bununla el üretebilir misiniz diye sordum ben de.” diye o günü anlatıyor. Bunun üzerine oradaki makerlar Thingiverse websitesinden buldukları açık kaynak protez el modelini üç boyutlu yazıcıdan basarak ilk çalışmalara başlamışlar.

3 boyutlu yazıcı ile üretilebilecek ve açık kaynak olarak paylaşılan modellerin iki çeşidi var bunlardan biri protez el, diğeri ise robotik el. İkisinin temel farkı ise robotik el, bir insanın sahip olduğu elin hareketlerinin hepsini yaparken, protez el ise kullanıcının temel ihtiyaçlarını karşılayabileceği hareketleri yapmak üzere tasarlanmıştır. İlk bakışta bir engellinin sahip olacağı yeni elle de bütün hareketleri yapmasının daha iyi bir tasarım olduğu düşünülebilir, ancak şuan ki teknolojiyle her bir eklem hareketi için eklenecek her bir motor ek ağırlık demek olduğu için, kullanımı daha zor ve doğal olmayan hisse neden olmaktadır.

Kısaca protez elin nasıl çalıştığını anlatmam gerekirse, aynı kalp EKG’lerinde sinyal almak için kullanılan elektrotlar koldaki çalışır durumdaki kaslara sinyal almak için yapıştırılır, buradan verilecek sinyallerin hangi hareketlerle olduğunu kullanıcının öğrenmesinden sonra, ihtiyacı olabilecek temel hareketleri bu sinyallerle protez üzerindeki motorlara aktarır. Protez eldeki her bir motor farklı bir eksende hareket ekleyerek hareket kabiliyetini arttırır, ancak daha öncede bahsettiğim gibi eklenen her bir motor da protez elin ağırlığının artmasına neden olur.

Nicolas çalıştığı prototiplerini anlatırken, Transformers gibi filmlerde robotların ve ellerinin nasıl hareket ettiklerini gördüğünde sistemin filmler için parası olduğunu ama protezler için olmadığını düşünmüş. İlk başta elini saklamaya çalıştığını genel olarak bütün engellilerin bunu yaptığını, hatta kendisi gibi eli olmayan engellilerle uzun bir süre karşılaşmadığını çünkü insanların bunu devamlı saklamaya çalıştıklarından bahsetti, ancak ona göre bizi sınırlandıran ne ise onu motivasyona dönüştürmeliyiz. Böylece sadece kendi sorunlarımıza değil, bu sorunla karşılaşan pek çok insana yardım etmiş olabilir. Nicolas’ın yürüttüğü My Human Kit projesi de bunun üzerine, farklı engelleri olan insanlar için açık kaynak projeler tasarlayarak paylaşıyorlar, böylece ihtiyacı olan insanlar bu bilgileri kullanabildiği gibi tasarımlara da katkı sağlayabiliyorsunuz.

 

Zeynep Aykul About the author